Azerbaycan Ateşgah

Azerbaycan Ateşgah

Azerbaycan Ateşgah, Azerbaycan birbirinden farklı kültürel miraslara ev sahipliği yapmaktadır, Ateşgah ’ta bu merkezlerden birisidir. Dünya üzerinde 3 adet bulunan Ateşgah mabedi ateşe tapanların hac farizalarını yerine getirdiği merkezlerden birisi olup, halen aktif durumdadır. Eskiden büyük ihtimal doğalgaz...

Azerbaycan Ateşgah

Azerbaycan Ateşgah, Azerbaycan birbirinden farklı kültürel miraslara ev sahipliği yapmaktadır, Ateşgah ’ta bu merkezlerden birisidir. Dünya üzerinde 3 adet bulunan Ateşgah mabedi ateşe tapanların hac farizalarını yerine getirdiği merkezlerden birisi olup, halen aktif durumdadır. Eskiden büyük ihtimal doğalgaz kaynağından çıkan ateşin hiç sönmüyor olmasından kaynaklanan ateşe tapma yani zerdüştlük dininin yayılmasına vesile olan merkezde yıllar boyu Zerdüştler ibadet etmiştir. Merkezde ki ilk yapı 1700’lü yılların ortasında yapılmış ve sonrasında zaman ile birlikte binada eklentiler ve yenileme çalışmaları yapılmıştır.

Binanın ortasında devamlı yanan bir ateş ve etrafında çilehane defilen küçük odalar bulunmaktadır. Bu odaların birer küçük penceresi bulunmakta olup, her pencereden yanan ateş görülmektedir. Bu odalarda zamanında ateş tapanlar günlerce kendilerini kapatır ve çile çekerlermiş. İslamiyet dininin gelmesi ile birlikte Azerbaycan Ateşgah mabedi ibadethane olarak değerini yitirmiş, ülkede bulunan Zerdüştler Hindistan’a göç etmişler ve bu merkez pasif duruma düşmüştür. Günümüzde müze olarak kullanılan mabet her yıl nevruz günü ziyaretçi akınına uğrar ve Hindistan’dan yüzlerce Mecusi bu mabede dua eder.

Duvarlardaki Kitabeler

Mabedin duvarlarında zamanının lehçesinde kitabeler bulunmaktadır. Kitabelerde yazılanlar Azeri diline çevrilmemiş sadece farsça olarak açıklama yapılarak bilgilendirme sağlanmıştır. Ateşgah Azerbaycan genelinde en çok ilgi gören mabetler arasında yer almakta ve dünyanın farklı bölgelerinden ziyaretçi akınına uğramaktadır.

Azerbaycan, Orta Doğu’da karayla çevrili eski bir Sovyet cumhuriyetidir. Başkenti Bakü olmak üzere doğuda İran, kuzeyde Gürcistan ile komşudur. 1991 yılında Sovyetler Birliği’nden bağımsızlığını kazanmasından bu yana Azerbaycan, demokratik bir ulus olarak temellerini bulmak için mücadele etti. Azerbaycan bazı açılardan geçiş sürecinde olan bir ülkedir – dünyadaki yerini belirlerken bir kimlik bunalımı yaşamaktadır.

1980’lerin sonu ve 1990’ların başında Azerbaycan ciddi ekonomik ve siyasi krizler yaşadı. 1988’de Mihail Gorbaçov, Sovyetler Birliği’ni modernize etmek için ‘Glasnost’ ve ‘Perestroika’ reformlarını yürürlüğe koydu. Ancak bu reformlar SSCB’nin bazı bölgelerinde iç çatışmalara ve ekonomik gerilemeye yol açtı. Bu reformlara rağmen, Sovyet hükümeti ekonomisini etkin bir şekilde yönetemedi veya çeşitli kurucu cumhuriyetleri rahatsız eden sorunları ele alamadı. Bu başarısızlıktan yararlanan birkaç isyan, Sovyet hükümetini devirmeye çalıştı. Sonuç olarak Azerbaycan, Sovyet gücünü içeriden yıkmak isteyen birçok hükümet karşıtı örgüt için bir sığınak haline geldi. Sonunda bu örgütler bastırıldı, ancak zarar verildi.

1991’de, kurucu cumhuriyetler Moskova’nın müdahalesi olmadan meşru özerkliklerini yeniden kazanmaya çalıştıkça Sovyetler Birliği dağıldı. Bu, iki gün sonra Berlin Duvarı’nın yıkılması ve ardından Avrupa’da komünizmin çöküşüyle ​​sonuçlandı. Bu, birçok insanı ‘başka bir dünya mümkündü’ için başka bir adın aslında doğru-özgürlük olduğuna inandırdı. Sonuç olarak, 11 Kasım 1991’de SSCB barışçıl bir şekilde 15 ayrı ülkeye dağıldı. Bu 15 yeni ülke arasında, zengin bir kültürel mirasa ve bağımsızlık arzusuna sahip, denize kıyısı olmayan eski bir Sovyet cumhuriyeti olan Azerbaycan vardı.

1991 ve 1995 yılları arasında Azerbaycan, Sovyetler Birliği’nin bir parçası olmaktan bağımsız bir devlet olmaya geçişine başladı. Bu geçiş döneminde Azerbaycan çok sayıda siyasi ve sosyoekonomik zorlukla karşı karşıya kaldı. Azerbaycan, bağımsız bir devlet olarak uluslararası tanınırlık kazanmak için bu dönemde BM ile İran üzerindeki toprak iddialarına ilişkin çeşitli belgeler imzaladı. Örneğin 20 Ekim 1994’te Azerbaycan, Gavand Milli Parkı sınır anlaşmazlığında İran ile sınır anlaşmazlıklarına ilişkin bir anlaşma imzalarken, 24 Ekim’de İran ile İsfara Adası Sınır anlaşmazlığındaki sınır anlaşmazlıklarına ilişkin bir anlaşma imzaladı.

Azerbaycan, Sovyetler Birliği’nden bağımsızlığını kazandıktan sonra işleyen bir demokrasi olarak kendini kurmak için çeşitli sorunlarla karşı karşıya kaldı. Bunlar, vatandaşların yıllarca süren sosyalist savaş sonrası ekonomik refah ve güvenlikten faydalanmalarını ve yıllarca komünist bir bürokrasi tarafından yönetildikten sonra hükümette temsil edilmelerini sağlamayı içeriyordu. Bu durumu düzeltmek için Azerbaycan, özgür seçimlere ve yasama organında ve liderliğinde düzenli değişikliklere yol açan demokratik reforma girişti. Ayrıca, tüm azınlıkların üyelerini etnik demografik özelliklerine göre (Ermeni dahil) hükümet pozisyonlarına atayarak tüm etnik grupların hükümette temsil edilmesini sağladılar.

Azerbaycan bugün dünya ekonomisinde yerini bulmaya çalışsa da gelişen kültür ve eğitim sistemleriyle demokratik bir ulus olma yolunda ilerliyor. Avrupa ve Asya arasındaki stratejik konumu ve doğal kaynakları ile Azerbaycan, birçok farklı alanda büyük bir büyüme potansiyeline sahiptir. Bu gelecek vaat eden ülke için henüz erken; ama tarih bize bir şey öğretiyorsa, o da burada gerçekten özel bir şeyin gerçekleştiğini izliyor olabiliriz!

Puanla
[OY: 0 Ortalama: 0]
Messenger, Instagram ya da WhatsApp üzerinden iletişime geçmek için hemen tıkla! Messenger ile iletişime geçmek için hemen tıkla, konuş! Instagram ile iletişime geçmek için hemen tıkla, konuş! WhatsApp ile iletişime geçmek için hemen tıkla, konuş!